Talabani Ankara yolcusu

“ABD'nin son sözü söylemesinin ardından gerisi çorap söküğü gibi geldi:ABD'nin “operasyonu kısa tutun” açıklamalarının üstünden 24 saat geçmeden Türk askerleri Irak'ın kuzeyinden çekildi. Oysa bu gelişmenin hemen öncesinde Türkiye Genel Kurmay Başkanı, PKK'ya karşı yürütülen operasyonun uzun sürebileceğini belirtmişti.

Harekat tartışması

Amerikan Başkanı, NATO müttefiki Türkiye ile ilişkilerinden ise, Kürt dostlarıyla olan ilişkilerine daha çok özen gösteriyor. Türkiye'ye kalan, aceleye getirilmiş zoraki geri çekilmeyi, bir başarı hikayesi gibi sunmak oldu. İstenen tüm hedeflere ulaşıldı, 240 terörist öldürüldü ve bir çok mevzi de yok edildi denildi. Ne Genel Kurmay'ın açıkladığı başarılı yok edilmeler ne de Kuzey Irak'taki PKK'nın açıkladığı kayıp sayılarının sağlamasını yapmak mümkün değil.

PKK, geri çekilmeyi bir zafer olarak kutladı. Irak'ın kuzeyindeki bölgesel Kürt yönetimi üzerinde fazla etkisi bulunmayan Irak Merkezi hükümetiyse rahat bir nefes aldı. Irak'ın egemenliğini tehdit eden operasyon, merkezi yönetim üzerindeki baskının artmasına neden olduysa da, Bağdat, kara harekatına itirazlarını sözlü olarak ifade etmekten öteye gidemedi. Operasyonun tamamlanması, merkezi hükümeti rahatlattı. Devlet başkanı ve Bağdat hükümeti, Türkiye'nin durumu daha fazla kötüleştirmeden geri çekilmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Zebari'nin beklentisi

Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari iki ülkenin bundan sonra PKK ile ortak mücadele edeceğini umuyor. Zira Irak, Türkiye'nin tek taraflı başka bir müdahalesine razı değil. Ancak Türkiye'nin bu isteği yerine geitirp getirmeyeceği bilinmiyor. Çünkü Türk Ordusu, dayatılan geri çekilmenin hemen ardından, PKK'ya yönelik yeni müdahalelerin haberini verdi. PKK, hafta içinde Türk hava ve topçu birliklerinin Kuzey Irak'taki bazı kampları vurduğunu duyurdu.

Türkiye'ye karşı güvensizlik

Kendisi de Kürt olan Irak Devlet Başkanı Celal Talabani tüm bu gelişmeler ışığında Türk mevkidaşı Abdullah Gül'ün resmi davetlisi olarak Ankara'ya gidiyor. Bağdat yönetimi, Türkiye'nin PKK ile mücadelede kendilerinden daha etkin destek beklediğini vurguladı. Ancak bu merkezi yönetim için hala hassas bir konu. Iraklı Kürtler PKK'ya karşı herhangi bir sempati beslemeseler de, Türkiye'nin amaçlarına yönelik büyük bir güvensizlik ve duyarlılık hakim. Savaş tecrübesi olan ve sayıları azımsanmayacak çoğu Kürt, Türk askerlerinin bölgeye bir kez daha girmesi halinde, onlarla savaşmaktan çekinmeyecektir. Olay Iraklı Kürt güvenlik güçlerinin gerginliklere müdahalesiyle de daha tehlikeli bir boyut kazanacaktır.

Talabani'nin, ekonomik açıdan önemli ticaret ortağı Türkiye'nin terörle mücadelesine destek verip vermemek konusunda zorlu bir karar vermesi gerekiyor. Ankara, Türk halkının ve Ordu'nun konuyla ilgili baskısını, Iraklı misafirine iletecektir. Türk yönetimine göre, PKK sadece Türkiye'nin değil Irak ve tüm bölge için büyük bir tehdit ve bu yüzden sorunun ortak mücadeleyle çözülmesi gerekiyor.”