Pakistan'da değişim havası
8 Ekim 2007Reklam
"Pakistan Yüksek Mahkemesi Cuma günü verdiği şaşırtıcı kararla ülkedeki yeni güç dengesini açıklığa kavuşturmuş oldu. Mahkeme, kararında Devlet Başkanlığı seçimlerinin yapılmasına izin verdi, ancak Müşerref’in adaylığının meşruiyeti ile ilgili karar çıkana kadar sonuçların açıklanmasını erteledi.
Pakistan son aylarda köklü bir değişime sahne oluyor. Müşerref’in, son yıllarda neredeyse keyfi bir şekilde seçimleri manipule eden, muhalifleri tutuklayan, partileri kapatıp yenilerini açtıran otokrat yönetimi vatandaşlardan artık kabul görmüyor.
Hakimler, devlet gücüne hesap soran önemli kurumlar haline geldi. Yargıçlar geçtiğimiz hafta İslamabad emniyet müdürünü göstericilere sert müdahale nedeniyle açığa aldı, ortadan kaybolan tutukluların ortaya çıkarılmasında ısrarlı tutum sergiledi ve şimdi anayasal endişelerle Müşerref’in seçim zaferinin ilanını erteliyor.
Diğer yandan Pakistanlılar’ın çoğu General Müşerref’e duyulan tüm bıkkınlığa rağmen onun yönetimi altında kaydedilen ilerlemeleri takdir etmeyi de biliyor. Basına daha fazla özgürlük, ekonomik büyüme ve komşu Hindistan ile ilişkilerde yumuşama. Eski sivil Başbakanlar Navaz Şerif ve Benazir Butto halk arasında hala yolsuzluk skandallarıyla hatırlanıyor ve Müşerref’e alternatif olarak görülmüyor. Benazir Butto Müşerref ile ülkeye geri dönmesini mümkün kılan bir anlaşmaya vardı. Pekçok kişi Butto’nun Müşerref’in yönetiminde Başbakan olacağını düşünse de Müşerref ile yakınlaşması Benazir Butto’ya taraftar da kaybettirdi.
Pakistan’da İslamcı grupların popülaritesi de yurtdışında sanıldığının aksine büyük ölçüde geriledi. Afghanistan sınırındaki bölgelerde Taliban giderek güçlense de ülke çapında dinci partiler sadece küçük bir azınlığı oluşturuyor. İslamcı Partiler İttifakı Cuma günü bir bölünmeye de sahne oldu. İttifaktan önemli bir grup muhalefetin kararlaştırdığı seçim boykotuna uymadı ve milletvekillerini geri çekmedi.
Müşerref bu şartlar altında, alternatifsizliğin de etkisiyle Pakistan’ın en önemli siyasi gücü olmayı sürdürüyor. Ancak yine de zayıflamış durumda. Benazir Butto gibi mahkemelerin kararlarını da dikkate almak zorunda. Üniformasını da yakında çıkarmak zorunda kalacak.
Pakistan’da demokrasinin daha da güçlenmesi için şartlar hiç kötü görünmüyor. Bu, Taliban ve İslami terörizm ile mücadele için de acil önem taşıyor. Şu an sivil toplumdaki değişim havası ve özel medyadaki patlama sürerse Pakistan’da yeni, güvenilir, demokratik siyasetçilerin ortaya çıkması an meselesidir. Müşerref’in devlet başkanlığına yeniden seçilmesi sadece bir geçiş döneminin başlangıcı olabilir."
Pakistan son aylarda köklü bir değişime sahne oluyor. Müşerref’in, son yıllarda neredeyse keyfi bir şekilde seçimleri manipule eden, muhalifleri tutuklayan, partileri kapatıp yenilerini açtıran otokrat yönetimi vatandaşlardan artık kabul görmüyor.
Hakimler, devlet gücüne hesap soran önemli kurumlar haline geldi. Yargıçlar geçtiğimiz hafta İslamabad emniyet müdürünü göstericilere sert müdahale nedeniyle açığa aldı, ortadan kaybolan tutukluların ortaya çıkarılmasında ısrarlı tutum sergiledi ve şimdi anayasal endişelerle Müşerref’in seçim zaferinin ilanını erteliyor.
Diğer yandan Pakistanlılar’ın çoğu General Müşerref’e duyulan tüm bıkkınlığa rağmen onun yönetimi altında kaydedilen ilerlemeleri takdir etmeyi de biliyor. Basına daha fazla özgürlük, ekonomik büyüme ve komşu Hindistan ile ilişkilerde yumuşama. Eski sivil Başbakanlar Navaz Şerif ve Benazir Butto halk arasında hala yolsuzluk skandallarıyla hatırlanıyor ve Müşerref’e alternatif olarak görülmüyor. Benazir Butto Müşerref ile ülkeye geri dönmesini mümkün kılan bir anlaşmaya vardı. Pekçok kişi Butto’nun Müşerref’in yönetiminde Başbakan olacağını düşünse de Müşerref ile yakınlaşması Benazir Butto’ya taraftar da kaybettirdi.
Pakistan’da İslamcı grupların popülaritesi de yurtdışında sanıldığının aksine büyük ölçüde geriledi. Afghanistan sınırındaki bölgelerde Taliban giderek güçlense de ülke çapında dinci partiler sadece küçük bir azınlığı oluşturuyor. İslamcı Partiler İttifakı Cuma günü bir bölünmeye de sahne oldu. İttifaktan önemli bir grup muhalefetin kararlaştırdığı seçim boykotuna uymadı ve milletvekillerini geri çekmedi.
Müşerref bu şartlar altında, alternatifsizliğin de etkisiyle Pakistan’ın en önemli siyasi gücü olmayı sürdürüyor. Ancak yine de zayıflamış durumda. Benazir Butto gibi mahkemelerin kararlarını da dikkate almak zorunda. Üniformasını da yakında çıkarmak zorunda kalacak.
Pakistan’da demokrasinin daha da güçlenmesi için şartlar hiç kötü görünmüyor. Bu, Taliban ve İslami terörizm ile mücadele için de acil önem taşıyor. Şu an sivil toplumdaki değişim havası ve özel medyadaki patlama sürerse Pakistan’da yeni, güvenilir, demokratik siyasetçilerin ortaya çıkması an meselesidir. Müşerref’in devlet başkanlığına yeniden seçilmesi sadece bir geçiş döneminin başlangıcı olabilir."
Reklam