İklim değişikliğinde söz tükendi

Bali'deki Dünya İklim Konferansı'nın bakanlar düzeyindeki aşaması, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon'un "Biz, artık kelime oyunlarıyla konuşma zamanı bittiği için burada toplandık. Bilim açık: İklim değişikliği yaşanıyor, bu bir gerçek. Şimdi artık harekete geçme zamanı" uyarısıyla başladı.

Konuşmasında iklim değişikliğinin etkilerine değinen BM Genel Sekreteri, hükümetleri müzakerelerin başarısızlığa uğramaması gerektiğini dile getirdi. Ban, "Bali'yi eğer iklimin korunmasını yarıda bırakıp terk edersek, sadece hükümetlerin gözünde değil, aynı zamanda buraya bakan herkesi gözünde başarısızlığa uğramış olacağız. Yani dünyada çözüm bekleyen herkesin gözünde" diye konuştu.

Müzakereler zorlu geçiyor

Müzakereler, bundan sonra Endonezya Çevre Bakanı Rachmat Witolar'ın başkanlığında 14 Aralık'a kadar bakanlar düzeyinde devam edecek ve iklimin korunmasına yönelik yeni bir anlaşma oluşturulmasına çalışılacak. Ancak konferansta devam eden sert tartışmalar, henüz nasıl bir anlaşmaya varılacağını tahmin etmeyi de zorlaştırıyor.

Heyetlerin, karbondioksit emisyonlarının azaltılması konusunda kesin bir oran mı belirleyeceği yoksa sadece bir yol haritası mı oluşturacağı hala belirsiz. Bu konuda Avrupalılar, Amerikalılar ve gelişmekte olan ülkeler arasında görüş ayrılıkları yaşanıyor. Taviz vermemekte direnen ve aynı zamanda atmosferi en çok kirleten Amerika Birleşik Devletleri'nin bu tutumu ise müzakereleri daha da zora sokuyor.

Amerikalılar söz vermek istemiyor

Avrupalılar, endüstri ülkelerinin emisyon oranlarını 1990 yılına oranla, 2020 yılına dek yüzde 40'lara kadar azaltılmasını isterken, Amerikalılar ise sera gazı emisyonlarının ne kadar azaltılacağı konusunda söz vermekten kaçınıyor. Amerikan heyeti, bu konuda hedeflerin ulusal olarak belirlenmesinden yana. Müzakerelere katılan ülkeler, bir yandan Amerikalıların bu tutumunu eleştirirken, diğer yandan da uzlaşmak için orta yol arayışını sürdürüyor.

Endonezya Devlet Başkanı Susilo Bambang Yudhoyono da Amerika'nın anlaşmaya dahil olması gerektiğini belirterek, "Dünyanın en büyük ekonomik gücü, ayrıca sera gazlarının en büyük sorumlusu ve teknolojide dünya lideri olarak Amerika Birleşik Devletleri'nin iklimin korunmasına yönelik 2012 sonrası için öngörülen hedeflere katılımını sağlamak zorundayız" dedi.

Avrupalıların talebi

Avrupalılar ise en azından endüstri ülkeleri kesin bir oran belirlenmesinde ısrarlı. Bu nedenle Amerikalıları eleştiren ve bir an önce kesin bir oranı kabul etmelerini umduğunu dile getiren Almanya Çevre Bakanı Sigmar Gabriel de sera gazlarının en büyük sorumlusu endüstri ülkelerinin sorumluluğuna işaret ederek, onların daha fazla katkısı olması gerektiğini vurguladı.

Gabriel, "Tek bir oran belirlenemez, bu nedenle bilimsel açıdan neler yapabileceğimizi belirlememiz gerekiyor. Yani 21. yüzyılın ortalarına kadar emisyon oranlarına yarı yarıya azaltmalıyız ve 2020 yılına kadar da endüstri ülkeleri yüzde 30 oranında emisyonlarını azaltmalı" şeklinde konuştu.

İklim değişiminin etkileri artıyor

Bali'de pazarlıklar devam ederken, yapılan her yeni araştırma da iklimin değişiminin etkilerine bir kez daha dikkat çekiyor. Son olarak Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Antarktika'da başlıca dört penguen türünün yaşadığı, iklimin ısınması yüzünden bu hayvanların neslinin tükenme riskinin ortaya çıktığına işaret etti. Vakıf yetkilileri, dört tür arasındaki "Adelie" penguenlerinin nüfusunun şimdiden yüzde 65 azaldığını söyledi. Ayrıca buzullar da erimeye devam ediyor. NASA'nin bir araştırmasına göre, Kuzey Buz Denizi'ndeki buz tabakasının 2040 yılında tamamen eriyeceği öngörülürken, şimdi bu beklenti 2012 yazı sonunda gerçekleşebilir.