Hedef: Kararsız seçmenler!

Seçim kampanyalarının sonuna yaklaşılırken Yeşiller Birlik/ 90 Partisi tarihindeki karanlık bir sayfayla yüzleşmek zorunda kaldı: 1980'li yıllarda Yeşillerin birçok eyalet teşkilatı, içlerindeki bazı grupların şiddet ve tehdit içermediği sürece çocuklar ile yetişkinler arasında cinsel ilişkinin cezalandırılmamasını savunan seçim programlarına göz yummuştu. Bu durumun mayıs ayında ortaya çıkması üzerine Yeşiller Partisi siyaset bilimci Franz Walter'i konuyu araştırması için görevlendirdi. Walter'in “Tageszeitung“ gazetesindeki yazısına göre Yeşiller'in liste başı adayı Jürgen Trittin, 1981 yılında belediye meclisi üyeliğine adaylığı sırasında Alternatif Yeşiller Girişimi‘nin (AGIL) belli koşullarda çocuklarla cinsel ilişkinin yasal kılınmasını da içeren yerel seçim programını basın hukuku açısından değerlendirdi ve programa onay verdi. Trittin, bu hatasından dolayı özür dilese de rakiplerinin eline büyük bir koz geçmiş oldu. Aylardır süren tartışmalar seçim kampanyalarının son günlerinde iyice alevlendi.

Muhalefet kozu kullanıyor

Hrıstiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Sekreteri Hermann Gröhe yaşanan gelişmeler ışığında Yeşiller Partisi'nin inanırlığını kaybettiğini söylerken, Hrıstiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Sekreteri Alexander Dobrindt, Trittin'in Yeşiller içindeki ‘pedofili karteli‘nin bir parçası olduğunu ve Trittin'in adaylığını çekmesi gerektiğini savundu.

Bremen Üniversitesi Siyaset Bilimi Profesörü Lothar Probst, siyasetçilerin son seçim haftasında tekrar bu konuyu gündeme getirerek, kararsız seçmenleri kendine çekmeye çalıştığını belirtiyor. Proseför Probst, uzun zamandır süren bu tartışmada Yeşiller adayı Trittin'in, kesinlikle öyle olmadığı halde, rakipleri tarafından sanki ‘çocuk tacizcisi‘ymiş gibi gösterildiğini belirtiyor.

Hedef kararsız seçmenler

Bonn Üniversitesi'nden Marcel Solar böylesine etkili sonuç veren yıpratma kampanyasının bir örneğinin de 2005 seçimlerinde görüldüğünü belirtiyor: “O zaman seçimlere dair kamuoyu araştırmalarında Sosyal Demokrat Parti (SPD), CDU'nun çok gerisindeydi. Dönemin Başbakanı Sosyal Demokrat Gerhard Schröder CDU'lu ekonomi uzmanı Paul Kirchhof ile yaptığı televizyon tartışmasında rüzgârı kendine çevirdi. Shröder Krichhof'u kendi partisinde de istenmeyen biri olarak göstererek, ekonomi politikalarının sosyal ve adil olmadığını söyledi. Ve bu tüm seçimlere ivme kazandırdı, iki parti başa başa gitti, SPD koalisyon ortağı olmayı başardı.”

SPD'li çevre uzmanı eleştiriliyor

2013 seçimlerinde eleştiri oklarına hedef olan bir diğer siyasetçi Thüringen Eyaleti Ekonomi Bakanı Matthias Machnig. “Der Spiegel” dergisine göre Machnig 2009-2012 yıllarında bakanlık maaşı aldığı sırada Çevre Bakanlığı'ndaki görevi nedeniyle de emeklilik maaşı aldı. Derginin haberine göre SPD Başbakan adayı Peer Steinbrück'ün sözcüsü olan Machnig'e yapılan ek ödemeler 100 bin euroyu buluyor. Çifte maaş almakla suçlanan Machnig'in Steinbrück'ün ekibinde çevre uzmanı olarak yer alması Sosyal Demokratların işini daha da zorlaştırıyor. “Ostthüringer Zeitung” adlı gazetenin editörü Volkhard Paczulla, şu sıra bu skandala dair haberlerin arttığını ve Machnig'in sert eleştirileri sineye çekmek zorunda kaldığını belirtiyor. Editör Paczulla, Machnig hakkındaki suçlamaların kararsız seçmenleri yakından ilgilendirdiğini, konunun yakından takip edildiğini vurguluyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Carla Bleiker / Deniz Eğilmez

Editör: Başak Özay